3 Ocak 2009 Cumartesi

Ömür Törpüsü Oyunlar


Supaplex: En başa bu oyun yazılmazsa ayıp edilir. Kuralları bu kadar basit olup, olasılığı bu denli fazla olan ve kafayı sıyırtan başka bir oyun var mıdır bilemem. Murphy ile elektron toplarken, farkında olmadan bakış açılarının genişleyip çeşitlendirildiği, analitik düşünebilme alışkanlığını kazandıran, hani denir ya resmin tamamını görmek gerek diye, işte bir çok bölümünde resmin tamamını görmek gereken, bir kere başlandığında geceli gündüzlü oynanıp kan çanağı gözler ile okula gitme müsebbibi. Şimdi iyi bilgisayar programı yazabilen kesimin temelinin çocukken atılmasının örneklerinden biri aslında supaplex. yoğun matematiksel düşünce ve kusursuzluk gerektiriyor. O dönem çocuk olanlar ve bu oyunlarla yetişenler, üzerine bir de "kafa ayarı" mantığını kapmışlarsa şimdilerin başarılı bilgisayar programcılarından olmamaları için hiç bir neden yok.

Worms: Efsane statüsünde olan bir oyun da worms elbete. Bir kaç solucandan oluşan takımlar, çeşitli silahlar kullanarak farklı platformlar üzerinde birbirlerini yok etmeye ya da platformdan suya düşürmeye çalışırlar. İyi bir worms oyuncusu olabilmek için yine iyi sayısal düşünebilme alışkanlığı gerekir. Silahınızı kullanırken rüzgarın hızından platformdaki engellere mesafeye ve konumlara kadar her şeyi hesaba katmak zorundasınızdır. Platformun kurallarını bildikten sonra(rüzgar hızı, mesafeler, engeller, konumlar) yapabileckelerinizin sınırsızlığı, hayata dair düşünebilme, bakış açısı geliştirmeye de fazlaca yardımcı veya tetikleyici unsur olarak öne çıkabiliyor.

Half Life: Elbette bitirebilene kadar, iki haftamı tamamen harcamış olduğum bu oyun da ömür törpüsü olarak gösterilmeli. Ayrıntıları görebilmenin önemi, eldeki kıt imkanları verimli kullanabilmek için on takla atılması gereken, üstelik gördüğüm en başarılı senaryolardan birine de iyeliği olan half life, eğer geceyarısı evde yalnız oynuyorsanız önünüze aniden çıkıveren böcekler ile yusuf yusuf ettirip sandalyeden düşürebilen bir oyun. Tam bir ömür törpüsü.

CM/FM: Her yıl düzenli olarak bir grup erkeğin hayattan kopmasının nedeni olan Championship Manager ve Football Manager oyunları da bu statüye konulmalı. Kim derdi ki o kadar janjanlı görüntü kalitesinin olduğu futbol oyunları kadar (bu yılı saymazsak) sadece yazılardan ve noktalardan oluşan bir oyun da dikkat çekebilecekti. Her yıl düzenli olarak en az bir ayın dominant sahibidir erkeklerin çoğu arasında. Yeri gelmişken bir söylentiye göre, erkeklerin çoğunun fantezilerini FM oynayan ve bu konuda, yeterli bilgi ile konuşabilen kadınlar süslemektedir. :)

Red Alert 2: Bu oyun da benim için efsanevi niteliktedir. Soğuk savaş döneminde geçen konusu ile, tercihinize göre sovyet veya müttefik olabiliyor ve soğuk savaşın sona erip sıcak savaşın başladığı bir alternatif tarihin içinde buluyorsunuz kendinizi. Sovyet bölümünü bitirmiştim kendilerinin. Allied CD mi kaybettiğimden öyle kaldı o. Oyunun bölümleri arasındaki video geçişleri başkanların konuşmaları, Paris'in sovyet güçleri tarafından işgali, Ural civarındaki sovyet şehirlerine karışıp halkı otoriteye karşı kışkırtmaya çalışan amerikan güçlerine karşı koyuş. Alamo'dan A.B.D. başkanını küçük ekiple yapılan şahane ayrıntılı operasyonla kaçırmak, savaşı kazanmaya yaklaşırken, sovyetler birliği içerisindeki iktidar mücadelesi ve Yuri, nükleer silahlar, einstein'in chrono projesi, gerçek anlamda dünyanın her yerine yayılmış savaş ve aklıma gelen "büyük güç büyük sorumluluk gerektirir" sözü...Yıllar geçse de bilen insanlarla oynandığında hala deli zevk veren multiplayer kısmı..Ve Tanya..Ah Tanya vah Tanya..

Super Mario Bros: Kapanışı Mario ile yapalım şimdilik. Zamanı asla geçmeyen, platform oyunlarının en popüleri.. Mario ve aşık olduğu prensesi kurtarma macerası. "Thank you mario, but princess is in another castle" sözünü duymaktan bıkmayıp tüm bölümleri geçmek inanılmaz zevkliydi..Bir çok kişinin hayatının kısa bölümünü konuğudur Mario ve Kyle kardeşler.

Ve diğerleri, Cadillacs and Dinasours, Patrician 3, Medieval Total War, DYNA(a.k.a. Bomber Man)..Unuttuğum kalmadı herhalde şimdilik. Belki de kalmıştır bilemedim. Her birini çok severim. Aslında bir şey yazmayacaktım ama Veysel Karani Demir denen adamın ve Vakit denilen zımbırtının riyakarlığını gördükçe kusma kulübü kitabını gerçelleyip ekibi kurmayı düşünerek, suratlarına kusmak geçti içimden. İki gündür bu şahsın rezalet tablosunu gördükçe boğazım düğümleniyor. Başka şeyler düşünüp bu oyunlardan bazılarını oynamak istedim bugün..

7 yorum:

Adsız dedi ki...

Burda sayılan oyunlardan sadece Mario, bomberman ve supaplex'i oynadım. birden kardeşimle televizyona atariyi takıp sırayla mario oynadığımız günler geldi aklıma. özlemişim o günleri. nostalji oldu benim için.
En iyisi; bir an için bile olsa ülkedeki rezil ve beyinleri sulanmış insanları unutup nostalji yapmak..

ஐ๑renklikalem dedi ki...

bilimum değerlendirmelerini büyük keyifle okumaktayım. gerçi özellikle müzik üzerine oldu mu tadından yenmiyor=)

teletabi dedi ki...

@GüLCaN
Ben çoğunu halen oynuyorum :)

@renklikalem
teşekkür ederim efenim.. Keyif alıyorsanız ne mutlu bana.

İçimden Geldiği Gibi dedi ki...

oyun yazısınıı görünce koştum geldim..bu işin fanatiğiyim ama bebek olduktan sonra oynayamıyorum.benim kopma noktam tomb raider angel of the darknes'ta boaz diye bir yaratık vardı onu hiçbir zaman öldüremedim...

teletabi dedi ki...

@içimden geldiği gibi
Ben, Lara Croft'u seyre dalmaktan Tomb Raider oynayabildiğim bir dönem hatırlayamıyorum :) Cate Archer ile birlikte, oynarken ağızın suyu akarak izlenen ve "oyunu falan bırak sen bana bak" diyen karakterlerin önde gidenlerindendir.

margot and the wooden finger dedi ki...

nası bi amme hizmeti yaptığını bilemessin genç.
bu supaplex'i ilkokul zamanı disketten oynardık ve rüyalarımıza girerdi arkadaşımla benim.
bi iki senedir arıyordum ama bulamıyordum. onun nedeni de oyunun adını suplex olarak hatırlamamdandır belki. tabi.
neticed, çok teşekkür ederim ben.

teletabi dedi ki...

Bulmanıza yardımcı olmasına pek sevindim. iyi oyunlar o halde. Gecenin bir yarısı yataktan eurekaa eurekaa diye fırlayıp, geçilemeyen bölüme kastırmaya devam!