4 Temmuz 2009 Cumartesi

Deniz Seki (22.09.2005)

Kaç gece, uykusuz, paramparça düşlerin;
Ya da
Kaç kişi derdine, ne kadar ortak olabilir

Deniz Seki – Gidelim Buralardan
22 Eylül 2005 Perşembe 19.53

Söz ver bana, umudum ol..
Ver de inanayım geleceğime..

Ne yana baksam aynı yüzler.
Ne yeni, ne de yenileri…
Küçücük yüreğimle ben,
Sana sığınıyorum

Deniz Seki – Sana Sığınıyorum
22 Eylül 2005 Perşembe 20.02

Buraya yazacak o kadar çok şey geliyor ki aklıma, lakin, kalemi elime alıp yazmaya niyetlendiğim vakit birden sıkışıp kalıyorum beynimin ortasında.. İkili sohbetlerde de bu böyle vuku buluyor. Evet sorunluyum, o kadar çok sorunum var ki, anlatamayacak kadar dolduruyor beynimin içini. Ne zaman, nasıl, nereden başlayacağımı bilemiyorum hiç. Belki de bu yüzden hep ben sorunları “dinleyen”, dertler paylaşılan kişi oldum, buna karşın pek fazla derdimi anlattığım söylenemez. Deniz Seki dinleyince veya her hangi bir şarkı, mutlaka sıkıntılarımdan, üzüntülerimden veya sorunlarımdan birine uygun düşüyor. Belki de bu yüzdendir her şarkıda hüzünlenebilme veya sevinebilme kapasitem. Kendi kendime sinir oluyorum şimdi. Ne saçma şeyler yazdım. Lisedeki edebiyat öğretmenim görse meşe odunuyla kovalardı herhalde. Daha doğrusu saçma değil belki de ama anlatmak istediklerim de değil. Şarkılar iyiydi sanırım. Onlar konuşsalar daha hayırlı olur.

22 Eylül 2005 Perşembe 20:13

Hiç yorum yok: