4 Şubat 2009 Çarşamba

İz Bırakan Diziler(Yabancı)

Aslında başka bir yazı yazacaktım fakat yazacağım konuya dair kafamda tasaraladığım sistemi tam toparlayamadığım için yazının yarısında vazgeçip öteledim. Muhtemelen yarına veya cuma ya. Bilemedim. İki gün önce yaptığım iz bırakan diziler derlemesinin yabancı diziler için olan versiyonunu yazmak istedim şimdi de. ilk on için çok zorlu bir seçim süreci oldu benim açımdan. Dışarıda bırakmak zorunda kaldığım bazı dizilere üzüldüm ama yapacak bir şey yok. Ağırlıklı olarak ilk aklıma gelenleri aldım yine listeye. Ama bu kez ilk aklıma gelenlerden bir kaçını eleyip sonradan aklıma gelen üç diziyi listeye aldım. Dedim ya zorlu bir seçim süreciydi. İlk onu seçip, sıralamakta da oldukça zorlandım. İlk üç daha en başta belliydi fakat sonraki yerler için sıralamada zorlandım. Neyse efenim buyrun;

10- MacGyver
Eldeki kıt imkanlarla ürettiği akılalmaz çözümlerle MacGyver on numaradan da olsa listeye girmeyi başarıyor. Her bölümünü merakla beklediğim bir diziydi yayınlanırken. Sonra da mahalleye çıkıp abuk subuk şeyler denerdik arkadaşlarla. Her türlü alet ve edavatan bomba, çeşitli silahlar üretebilir bu arkadaş. Pratik zekasının çoğu zaman oha dedirttiği yerler olmuştur elbette. Aklımda karıncaların istilası şeklinde cereyan eden bir bölümü var. Tabi o zamanlar bir de o filmler modaydı. Arıların, karıncaların istilaları, dobermanlar çetesi gibi. Ben de köydeyken artık haftasonları meraya gitmeye korkar olmuştum. alacağım olsun amerikan sinema ve dizi endüstrisi. doğal hayattan soğuttunuz lan. Neymiş efenim dev karıncalar(ulan dev karınca ne bir kere bu ne fantastikliktir) gelecek hepinizi zikecek. Neyse efenim konudan sapmayayım. Bu maccyver o bölümde petrol fıçılarını kullanarak istilayı önlemişti. Hep aklımda o sahne gelir bu diziyi düşününce.


9- Dharma And Greg
Bu dizi benim için büyük boşluklardan birini doldurmuştu. Ama zamanla boşluk doldurmasından çok kendine özgü kalitesiyle öne çıkıp hayranlık yarattı. Önceden, çok önceden Cnbc-e'de perşembe geceleri, The Naked truth(O da listede elbette) en severek izlediğim diziydi. O bitince ne izleyeceğim şimdi diye düşünürken aynı saate bu can dizi geldi. Türkiye'de yapılan Aslı ile kerem versiyonu da yerli diziler listesine girmeyi başarmıştı. uçarı bakış açısıyla Dharma ve ailesi, zengin ve kapital Greg ve ailesinin çatışmlarını izlemek bile yeterliydi. Dharma ve Greg ilk bölümde bir gecelik birliktelik sonrası evlenmeye karar verirler..olaylar gelişir..Gecen sene ilk iki sezonunu internetten bulmuştum ben de. çok sevinmiştim bulunca. Eski bir dostu görmüş gibi..


8- Relic Hunter
Efenim, Tia Carrere isimli güzel hatunumuzu başrolde izlediğimiz Gizem Avcısı sıralamada kendine sekiz numarada yer buluyor. Tarihi kendimi bildim bileli pek severim. Yani öyle savaşlarla ilgili öğretilen tarihten ziyade olan tarihi..Popüler Tarih dergisinin de uzun yıllar abonesiydim. İşte bu dizi, her nek adar mistizme kaysa da tarihi vakaları incelediğinden ve akıcı yazılmış senaryosundan olsa gerek kaçırmadan izlediğim bir diziydi vakti zamanında. Tamam inkar etmiyorum Tia Carrere'nın güzelliği ve oynadığı sydney karakterine hayranlığım da etkiliydi bunda. Sonradan kendisini MY Teacher's Wife da izleyince de öğretmenlere ilgi duymaya başlamıştım falan lisede. Her öğretmen onun kadar güzel olamıyor tabi.:) Öhöm neyse efenim Relic hunter sekiz numarada.


7- Coupling
Kadın-erkek ilişkilerine ve kadın-erkek ilişkilerindeki cinsellik faktörüne dair yapılmış en eğlenceli dizilerden biri olan ingiliz dizisi Coupling elbette listede. İlk iki sezonundaki her bölümü efsane olan ve Jeff karakteriyle yerlere yatıran tespitleri barındıran dizi, sadece Jeff aracılığıyla değil diğer karakterler aracılığıyla da kadın-erkek ilişkileri üzerine muhteşem ve bir çok kişinin söylemekten çekindiği tespitler yaparak bir çığır açmıştır. Steve'in dellendiği iki sahne vardır. Bunlardan biri porno film izleme nedenlerine dairdir, diğeri de yastıklara dair ki efsaneleşmiştir oradaki Steve tiradları. İşte o iki tiradtan biri olan Steve'in izlediği videonun br porno olmadığını kanıtlamaya çalışıp sonunda kopmasını koymak istedim buraya da.


6- İlk Öpücük
Fransa'nın listeye sokabildiği tek yapım. İzlediğimde oldukça küçük olmama rağmen halen hatırımda olan bu gençlik dizisi de iz bırakan dizilerdne birisi olarka kendine yer buluyor. dizinin yarısının öpüşmekle ve sevişmekle geçmesinin akabinde doğru düzgün bir konu ve senaryo işleyişi bile olmamasına rağmen nasıl her gün izlediğimi anlamakta zorlanıyorum şimdi. Yine de herşeye rağmen, ilk aklıam geenlerden olduğu için listede olmayı hakediyor. Konusundan ve kalitesinden ziyade, hatırlattığı eski günler anısına da ortalarda bir yerde..


5-) The IT Crowd
İçerisinde yoğun dozda Britcom öğeleri de barındıran Bilgisayar teknolojileri üzerine yapılmış en eğlenceli yapım olan ingiliz dizisi The IT Crowd listede beş numarada. Ocak ayı içerisinde üçüncü sezonunu yayınlanıp sona eren dizinin yeni sezonu için bir yıl bekleyeceğiz fakat üçüncü sezon bir yıl beklemeye kesinlikle değmişti..Eğer biraz Bilgisayar ile alakalı konulardan anlıyorsanız yerlere yatmamanız mümkün değil izlerken. Tabi bunun yanısıra, Douglas, richmond gibi karakterler ile girilen geyikler, yeni yardım numarası ve özellikle korsan film indirmeyin reklamına yaptıkları gönderme koparmıştı. Büyük bir firmanın bilgi işlem bölümünde çalışan Roy ve Moss'un yanına sadece Cv'sinde bilmediği halde ekstra olsun diye bilgisayarlardan anladığı yazdığı için atanan müdür Jen'in maceraları izlemeye doyulmuyor..


4- The Naked Truth
Sit-com ile gerçek anlamda tanışmamı ve sevmemi ayrıca Tea Leoni'ye hayran olmamı da sağlayan 1995 çıkışlı bu sit-com Cnbc ile de gerçek anlamda tanışmama vesile olmuştur. Gerçekten oldukça başarılı bir mizah yaklaşımı vardı dizinin. Perşembe günleri hep nedense televizyonda ilgi ile izlediğim dizilere gün sahipliği yaptı. Naked truth, Dharma and Greg, It's A Man's World, How I Met Your Mother, Kurtlar Vadisi, Yalancı Yarim. Hep ilgiyle izlediğim dönemler perşembe günleri yayınlanıyorlardı televizyonda. İşte o perşembe büyüsünün başlangıcı da bu başarılı komedidir.


3- Manuela
Evet efenim geldik ilk üçe. birinci belli ikinci kim sözü gibi ilk üç daha en baştan belliydi listeyi yaparken benim için. Üç numarada İtalya'dan Manuela var. Trt'nin pembe dizi fırtınasının parçalarından biriydi Manuela da. Önce 17.15'te trt 1 de hayat ağacı, sonra 18.10 da trt 2 de yalan rüzgarı, ardından da 19.15 te trt 3 te manuela izlenirdi. Küçüktüm tabi annemler izlerdi ben de izlerdim doğal olarak. Melek Manuela ile kötü kalpli ikizi Isabel ve şeytan kaynana bernarda'nın yanında Fernando arasındaki ilişkiler her bölüm heyecan fırtınası yaratır. Evde anne ve komşular arasında uzun uzun bölüm değerlendirmeleri yaptırtırdı. Sonradan Atv'de de çıktı sanırım. Ama biz onu ilk defa Trt 3 te tanıdık. buyrunuz unutulmaz jeneriği ve şarkısı için. eminim o dönemlerde yaamış olanlar hatırlayacaktır bu açılış ve şarkıyı.


2- Lost
Daha yayınlanırken fenomen olmayı başaran çok az dizi vardır. İşte Lost da onlardan biri. Açıkçası bundan yıllar sonra, o zamanlar çok küçük olduğumdan hatırlayamadığım annemlerin Dallas izleme maceraları gibi çocuklara ve torunlara anlatabilecek olmaktan çok mutluyum. Günü gününe takip edebiliyor olmaktan. Uzuun uzun yıllar sonra "yaa evladım bu dizi yayınlanırken deli gibi izlenirdi. Şöyle olurdu böyle yapılırdı" denecek ileride yaşayan efsane Lost için. Şimdi bilmeyene Lost'un konusunu anlatabilmek pek mümkün olmadığı, hikaye fena halde çeşitli olduğu için konudan bahsetmeyeceğim. Zaten bir çok okuyucu da izliyordur kendisini. Seviyoruz Lost'u.


1- How I Met Your Mother
İzlediğim gelmiş geçmiş en iyi yabancı dizi işte budur! Bu kadar hayatın içindne ve samimi bir yapım izlemedim ben. Gerek hayatın kendisi gerkese kadın erkek ilişkileri üzerine CIVITMADAN yapılan tespitler, komedi ve gerektiğinde romantizmin muzzam harmonisi, oldukça başarılı bir mizah anlayışı, karakterlerini sanki mahalledne arkadaşlarımmış ya da üniversitede arkadaşlarla bir cafede oturmuş da konuşuyormuşuz gibi düşündürecek kadar sıcak ve samimi ve hatalarıyla, doğrularıyla samimi çizmesi ve elbette Barney Stinson, Ted mosby, Robin Scherbatsky, Lily Aldrin ve Marshall Eriksen in her birinin kendine has kişilikleri. gerçekten yakın arkadaşlarımmış gibi oldu bu dizinin karakterleri artık. O kadar gerçekçi.. Mesela bir çok sit-com da espri yapıldıktan sonra karakterler öyle mal gibi durur gülme efekti geçene kadar fakat burada karakterler kendi esprilerine gayet normal ve olmaıs gerektiği gibi gülüyorlar ne bileyim, tepkileri bir dizideki gibi robotlaşmış değil. How I Met Your mother çok çok çok açık ara ile 1 numarada bu listede..



Tabi listeye giremeyen ama en azından isimlerini anmak istediğim Atlı Karınca, Evimiz hollywood'ta, Melrose Place, full house, Prison Break, Spin City, Sabrina: The Teenage Witch, Damages, The O.C., Dawson's Creek, Bewitched, Golden girls, Frasier, Mad About You, Visitors, Lassie, Siyah İnci'ye de selam etmek isterim. Herkese iyi akşamlar..Derleme bir video koyalım eskilerden dizilere ait son olarak. Buyrun buradan

2 yorum:

Smiley.. dedi ki...

1 numarada 'How ı met your mother?'olacağından emindim:)
Lost u severdim ben bide orda Benjamin Linus izlemekten en keyif aldığım karakter.Acayip zeki ve her zaman bi planı vardır.(bu arada mimledim seni:)görmedin sanırım)

teletabi dedi ki...

Doldurdum bile mim mevzusunu :)