15 Temmuz 2009 Çarşamba

On Hande Yener Şarkısı


Efenim herkese merhabalar. On şarkı serisine Hande Yener ile devam etmek istiyorum. Hande yener’in kariyeri ve diskografisi zaman içerisinde muazzam değişimlere uğrayan bir diskografi. Daha sonra kendisinin de “bakkal şarkısı” olarak niteleyeceği şarkılar ile başlayan kariyeri, özellikle “Aşk Kadın ruhundan Anlamıyor” isimli albümüyle bambaşka bir yola girdi. Hani o güne kadar, benim de bir pop ikonu olarak gördüğüm Hande yener ve söylediği şarkılar, müzikal anlamda da öne çıkmaya başladı. Nağmeli şarkılara eşlik eden pek güzel gırtlağıyla göz doldurdu Hande Hanım. Ve ardından bence Hande Yener’in müzikal anlamda doruk noktası olan alamet-i farikası “Apayrı” albümü geldi. Gerçekten de tüm diskografisine baktığımızda apayrı, diğerlerinden açık ara önde apayrı bir yerde. Müzikal açıdan da birinci sınıf ve albümün geneli olarak da uğradığı bir çok türün karışımı olan ve sonraki Hande yener’in sinyallerini veren ilginç denemeler kendine yer buldu. Daha sonrası için ise yeniden bir düşüş gözlemliyorum ben kendi adıma. Yapmak istediği müzik elektronik müziğe yakın bir tür olabilir ama apayrı gibi bir albümden sonra insan o tadı almak istiyor doğal olarak her yeni albümde. Neyse efenim herkesin zevkleri değişebildiği gibi, buraya yazacağım on parça benim kişisel zevkime göre düzenlenmiş bir listedir. Şunu da söylemek isterim ki on parçayı seçerken çok zorlandım. Özellikle aşk kadın ruhundan anlamıyor ve apayrı albümlerinin tüm şarkıları bu listeye girecek kapasitede ama daraltmak gerekiyordu tabi. Bir kaçını elemek durumunda kaldım. Neyse efenim lafı fazla da uzatmadan listeye geçelim.

10: Bence Mutluyduk: Aşk kadın ruhundan anlamıyor albümünün yüz aklarından biri olmasının yanı sıra, deneysel özelliği de mevcut müzikal anlamda. Tabi hande yener in nakarattaki nağmeli okuyuşu da dikkatlerden kaçmamalı. Anlatılan hikayeyi de kafada canlandırmamak mümkün değil. O kabullenmişlik sonrası bir nevi kendi kendini teselli etme dürtüsü kendini çok net gösteriyor. “Ağırlık yok dünyada, sözlerinle tartılıyorsun ha?”



9- Hoş geldiniz: Bu parçayı anlatabilmek çok güç. Gerçekten güçlü bir parça olduğuna inanıyorum. Zaten kendini daha ilk dinleyişte belli ediyor. “Dostum zaman silmiş benim gözümden akan yaşları” sözü ise uzun süre mottom olagelmişti. Ayrıca mevzubahis parçanın klibinin tek sahne olduğunu da dikkatli izleyiciler gözden kaçırmayacaktır. Hoş Geldiniz dokuz numarada. “Hiç korkma, kovalarız o ‘meşhur’ şeytanları…”



8 – Kim bilebilir Aşkı: Hem klibi hem de şarkının kendisi kesinlikle birinci sınıf. Hani elektronik müziğe doğru kayan Hande Yener kariyerinin önemli duraklarından biridir bence Kim Bilebilir Aşkı. Bunun yanı sıra müzikal çeşitliliğinden de söz etmek gerek. Kendini tekrar eden ritm ile başlayıp söze girişin ardından havasını değiştiren, nakaratta ise uçan bir parça. Bu şarkıda dans etmeyi seviyorum ben şahsen. Ama bu şarkı bir arada kalmışlık barındırıyor. Yani ne eller havaya ne de hande yenerin daha sonraki albümleri gibi elektronik değil. İkisinin tam ortası ve geçiş dönemini de müzikal anlamda şahane yansıtıyor.



7- Apayrı: Hande Yener’den kesinlikle duymaya alışık olmadığımız şarkılardan biri. Hani apayrı albümünün “ben farklıyım ve özelim” diye bas bas bağırdığı şarkılarından biri. Şarkıda hande Yener’i de Ajda Pekkan’ın gençliğini anımsatan ince sesiyle dinlemek ise ayrı bir keyif. Yağmurlu bir sonbahar akşamına ise inanılmaz yakışan bir parça. Çayınızı alıp cama çıkmanın tam vaktidir bu parçayla.



6- Yanındaki Var Ya: Hande Yener’in üç şarkısı var. Birisi bu parça. Diğer ikisi ise apayrı albümünde yer alıyor. Ben bunlara “Hande yener’in Ayrılık üçlemesi” diyorum. Ayrılık sürecinin üç farklı dönemini yansıtan nefis parçalar üçü de. bu parça ilk döneme dair. Yani tam olarak, tam da ayrıldıktan sonraki dönem. Acı çekerek onun nasıl gittiğini anlayamamak. Onunla birlikte olmak istemek, onsuz hayatın nasıl olacağını kafasında tasvir edememek ve o ayrılık sonrası acı dolu ilk aya ithafen ve Hande Yener Ayrılık Üçlemesi’nin de ilk parçası. Buyrunuz efendim.



5- Sakin Olmalıyım: yine Hande Yener’den duymayı beklemediğimiz şarkılardan biri. Herhalde bu müzikal enstrümanların bu derece yoğun kullanıldığı başka bir parçası yok Hande Yener’in. Bunun yanı sıra sözler de bence on ikiden vuruyor şarkının dışarıdan sert ama içeriden kırılgan görünen havasını. Özellikle “ ‘Ben yanılıyorumdur’lu durumları” sözünün hastasıyım bu parçada. Böyle bir parçayı Hande Yener’den bir daha duyabilecek miyiz bilmiyorum. Müzikal açıdan çok sesli, Hande Yener’e göre epeyce sert ama söyleniş biçimi olarak da fazlaca kırılgan bir tonun eşlik ettiği manik depresyon ruh halinin kanlı canlı arka planda kendini gösterdiği parça. Two Thumbs up denir ne denir.



4- Şefkat Gibi: Az önce bahsettiğim “Hande Yener Ayrılık Üçlemesi”nin üçüncü ayağını oluşturuyor bu parça. Artık ayrılık acısını çoktan unutmuşsunuzdur. Hatta yeni insanlarla tanışmış, birlikte olmuşsunuzdur. Hani deyim yerindeyse hayatınıza devam etmeye devam etmeye başlamışsınızdır. Artık o günlere baktığınızda eski ama hoş, zaman zaman da kötü anılar aklınıza gelmektedir. O dönemin değerlendirmesini kendi içinizde yapmışsınız, hatalarınızı ve doğrularınızı belirlemişsinizdir. Vicdani hesaplaşma yaptığınızdan ötürü içiniz rahat sayılır. Ama işte bir gün hiç beklemediğiniz bir anda o kişi karşınıza çıkar… bir gün tesadüfen karşı kaldırımda görürsünüz ya da ne bileyim trafikte görürüsünüz..görürsünüz..uzaktan bakarsınız.. Buyrun efendim ayrılık sonrası üçlemesinin son perdesine..



3- Acele Etme: Efenim bana göre, Hande Yener’in pop müzik yapmaktan çıktığı parça tam olarak da budur. Müzikal açıdan yönünü değiştirmeye başladığı parça. Acele Etme, önceki iki albümdeki kadar hit olmadı belki ama kesinlikle Hande Yener’den kaynaklanan bir durum değildi bu. Dinleyici Hande Yener’den pop müziğin dahil olduğu bir albüm bekliyordu. Çıkış parçası Acele Etme’nin müzikal kalibresinin yüksekliği biraz şaşırttı. Gerçi apayrı albümündeki gibi sözlerin bir çoğunun da “sehl-i mumteni” ye kaydığı lirikler ihtiva etmiyordu ama “firar serbest bende, istemeyen çeker gider” sözü işte budur dedirttirdi bana. Hala da dedirttirir. Budur arkadaş.! Ayrıca parçanın klibinin de epeyce başarılı bir klip olup döneminin önünde yer aldığını belirtmek isterim. Acele Etme üç numarada.



2- Nasıl Zor Şimdi: Şunu söylemek isterim ki, ilk iki sıradaki parçalar diğerlerinden epeyce puan farkıyla bu sıraları elde ettiler. İkisinin arasında ise çok az bir fark var. O iki şarkıdan, ikinci sırada aynı zamanda “Hande Yener Ayrılık Üçlemesi”nin de ikinci aşaması olan Nasıl Zor Şimdi var. Bu dönem, o ilk acının atlatıldığı dönemdir. Hani tamam evet artık ayrılık kabullenilmiştir fakat yeni biriyle tanışıldığında aklına hemen eskisi gelmektedir ve o kadar çok şey paylaşılmıştır ki, şimdi tam da sıfır noktasından başlamak ölüme eş değerdir. Mete Özgencil bu dönemi harika sözlerle taçlandırırken Hande yener, başka hiçbir şarkısında duyamayacağımız dumanlı sesiyle adeta eksik parçaları tamamlamış. Her yönüyle mükemmel bir parça. Kentli kadın yalnızlığının ötesinde kentli erkeklere de hitap edebilen bir parça bence. “ En sevdiğin film hangisi, en sevdiğin şarkı, şiir, şair, yazar, çizer, siler, bozar zamanın silgisi….”



1- Biraz Özgürlük: Yani Hande Yener’in kariyerindeki müzikal değişimden bahsederken bu parçanın sürekli atlanması bana dokunuyor epeyce açıkçası. Bana göre hem Hande Yener’in söylediği en başarılı parça hem de o dönüşümün ilk ciddi örneği ve yine bence daha sonra bu ayarda bir parça da çıkmadı. Hani gerekten nakaratta söylendiği gibi sanki uçuyorsunuz hissini dibine kadar yaşatan ve “şimdi beni yere indir” dedirten muazzam bir düzenleme. Yani bunun daha ötesi yok bence Hande hanımın diskografisinde. Ayrıca her ne kadar bazı kısımları intihal olsa da klibi de kusursuzdu. Gözlerinizi kapatıp bu şarkıyı dinleyin ve tekrar tekrar uçun…hani hiç kullanmadığım için bilmiyorum ama bazı uyuşturucu maddeleri kullanınca hissedildiği söylenen uçma hissini veriyor bence bu parça. Başlı başına bir uyuşturucu.



Efenim, bu listenin yanı sıra ilk paragrafta bahsettiğim gibi on şarkıyı seçmekte çok zorlandım. On parça saplantım yüzünden listeye giremeyi burun farkı ile kaçıran, Yola Devam, bedenim Senin Oldu, Hayrola, Savaş Sonrası, Bir iz gerek, Bu yüzden, Armağan, Aşk Kadın ruhundan Anlamıyor, Kibir’in de isimlerini anmak istiyorum en azından. Bir de müzikal açıdan değeri olmasa da durduğu yer açısından Yalanın Batsın’ı ismen de olsa analım. Herkese iyi günler diliyorum.

2 yorum:

y. dedi ki...

h.y nin genel olark gelişimini zaten elektronik sonrasınde incelemek lazım.ondan öncesi daha ziyade piyasa işleri."apayrı" gerek müzikalite,gerek alt yapı olarak en iyi albümdü bence.herparçanın ayrı bir dinlenilesi vardı ki,en iyi albümlerde bile zor rastlanan bir kimyadır.bu arada üşenmemiş yazmışsın ,imrendim resmen.

teletabi dedi ki...

:) müzik hakkında konuşmayı da yazmayı da seviyyorum. pek sıkılıp üşenmiyorum bu nedenle sanırım. hande hanım apayrı albümü gibi bir albüm daha çıkarabilir mi şüpheliyim artık... şahane bir albümdü bence de apayrı.