14 Mart 2009 Cumartesi

Sevdiğim Ufak tefek Şeyler #5

* İstiklal'de yürürken aksiyon filmlerine benzer zamanlamalar ile kalabalığın arasında gördüğüm boşluklardan kimseye dokunmadan geçmeyi başarabildiğim o "an". Öyle ki, sadece tek uygun zaman vardır, bir saniye gecikme ile ya birine çarpılır ya da yavaşlanmak zorunda kalınır. Stabil hızda o aradan kıvrakça sıyrılmak..

* Biri bir şey ima ettikten sonra "boşver" deyip konuyu sonlandırmak istediğinde "gıdakladın yumurtla" demek.

* İstiklal'de yürürken mp3 playerımda "The age of the understatement" çalarken birden deli danalar gibi hızlanmam. Kulaklıktaki müziğe uyan yürüme temposu.

* İstikal'den taksime çıkışta, durakta gördüğüm otobüse yetişemeyeceğimi anladığımda hızlı hızlı Gümüşsuyu durağına giderek orada otobüsü yakalamak.

* Ellerim cebimde, kafamda hiç bir düşünce olmadan yürümek.

imza: Çizgilere basmadan yürüme obsesyonundan kurtulmak üzere olan biri.

1 yorum:

İçimden Geldiği Gibi dedi ki...

o bendede var ne kötü bir takıntı?