1 Aralık 2008 Pazartesi

Kısa kısa

İyi geceler efenim. Dünyadan kısa kısa bültenine hoşgeldiniz.

*İş dünyasında garip gelişmeler oluyor. Yeni bir program üzerinde çalışıyoruz şu vakitler. Gerçek kesit tadında canlandırmalı manlandırmalı. Malum kriz nedeniyle de kendimiz oynamaya karar verdik lksdflkflşksaşlf(O yüzden gerçek kesit tadında:). Çok eğleneceğimizi düşünüyorum.

*Hayat pek garip efenim, bir gün dibe vurmaya adım adım yaklaşırken, ertesi gün yapılacak işten ne kadar kazanacagının pazarlığını yapabiliyor insan. Bunu daha önceki senelerde de çokça yaşadım. Herşey iyi giderken ufacık, sadece küçücük bir olay insanın hayatını altüst edebiliyor. Altüst derken kötü olup olmadığının değerlendirmesi rölatiftir elbette. Zamanla belki iyi olmuş denebilir. O vakit için kötü denmeli nitekim. Bu yıl böyle nasıl diyeyim efenim siz ingilizler nasıl der unpredictable yaşam beklediğimden çok da garipsemiyorum açıkçası bu durumu. velhasıl kelam fazlasıyla yorucu oluyor.

*Candan Erçetin'in Ben Kimim şarkısını pek beğendim. Tavsiye edilir ilgililere.

*Geçenlerde Galatasaray - Metalist Kharkiv maçının olduğu gün, gündüz bir kahvaltıya gittik. Genelde kahvatıyı istiklaldeki Hamurabi de yapmayı seviyordum. Fakat gel gör ki kendileri kahvaltı tabağını menülerden kaldırmışlar. biz de hemen yanındaki kagi mi kagu mu öyle bir ismi olan mekanın birine girdik kahvaltı için. Memnun kaldım. Bir kere kahvaltı veren yerlerdeki sınırsız çay uygulaması şahane bir özellik efenim. Çalışanlar da ilgiliydi ve menü de çeşitli olmakla birlikte kahvaltı tabağı da -bal olmamasına rağmen- tatmin ediciydi. Akşam maçı izlemek için Bogeda'ya gitmeden önce bir şeyler atıştırmak için de ağa camiinin sokağında yeni açılmış bir pideciye girdik. Çok ahım şahım lezzeti olan pideler değildi fakat güzel olan yan, orada o yeni açılmışlığın getirdiği heyecanı görmekti. Sıcacık bir tatlı telaş hakimdi mekana. O günden sonra da çokça uğradık karadenizli bir abimizin sahibi olduğu pideciye. yumurtalı kıymalı pideyi tavsiye ederim. Şahane yapıyorlar. Eğer yoksa da 10 dakikada pişirip getiriyorlar sıcacık.

*Beşiktaş'lı olmama rağmen ev arkadaşım Galatasaray'lı olduğu için galatasaray'ın da maçlarına sıkça gidiyoruz izlemeye. Genelde uğradığımız yer Bogeda isimli hoş bir yer. buranın da özelliği şu: sürekli gitmeye başlayınca hep aynı kişilerin geldiğini görüyorsunuz o takımın maçlarını izlemeye. Zamanla da tanımaya başlıyor gelenler birbirini. Orada Galatasaray'ın maçlarını izlemeye gelen hatun grubuna selam etmek isterim. Futbolu seveni biz de severiz.

*Şu sıralar canım sıkıldıkça php scriptleri yazıyorum. Pek işe yaramasalar da, hoşuma gidiyor.

*Yeni telefon almayı düşünüyorum. Şu telefonumun bataryası sıyırdı iyice. Elbette Nokia olacak lakin henüz modeline karar veremedim. 5310 veya 5320 düşünüyorum bakalım.

*Toph Bei Fong hastayım sana!

Bültenimiz sona erdi.

Hiç yorum yok: